Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Melik, dünyada erişkinlerin yaklaşık üçte biri kadarının obez olduğunun bilindiğini kaydetti.
Melik, obezitenin çocukluk çağı hastalıkları açısından da önemli bir tehdit oluşturmaya başladığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Obezite ve obez kişiler hakkında pek çok yanlış kanaat mevcuttur. Obezitenin bir motivasyon eksikliğinden veya irade zayıflığından kaynaklanan estetik bir sorun olduğu düşüncesi yanlış bir kanıdır. Oysa obezite; güçlü bir genetik yatkınlık zemini taşıyan, çevre ve yaşam biçiminin eşlik ettiği çok faktörlü kronik bir hastalıktır. İnsanın giderek azalan fiziksel aktiviteleri ve değişen beslenme alışkanlıkları obezite altyapısının en önemli nedenleri arasında yer almaktadır. Altta yatan sebepler nedeniyle obezite tedavisinde kullanılan diyet ve yaşam biçimi değişiklikleri her hasta için etkili olmayabilir. Yeni başlanan medikal tedaviler de uzun süreli sonuçlarının bilinmemesi açısından güvenlik ve etkinlikleri sınırlıdır. Bu gerekçeler nedeniyle obezitenin cerrahi tedavisine her geçen gün daha da artan bir ilgi söz konusudur. Günümüzde bariyatrik cerrahinin (BC) obezite tedavisinde kullanılan en etkili ve kalıcı yöntem olduğu düşüncesi genel kabul görmektedir. Bariyatrik cerrahi ile ağırlık kontrolünün sağlanmasına ek olarak Tip 2 şeker hastalığı, yüksek tansiyon ve dislipidemi gibi obezite ile ilişkili metabolik sorunlar da büyük ölçüde düzelmektedir.”
– Bariyatrik cerrahi
Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ersin Borazan da bariyatrik cerrahi ile sağlanan mortalite ve morbidite avantajına ilave olarak uyku apne sendromu, osteoartrit gibi kısıtlayıcı sorunların giderilmesi sayesinde yaşam kalitesi açısından büyük faydalar elde edilebildiğini bildirdi.
Borazan, tedavi olmamış hastalarda ortaya çıkabilecek Tip 2 şeker hastalığı ve diğer hastalıkların tedavisi, hastane yatışları, iş gücü kayıpları ve ölümlerin önlenmesi açısından bakıldığında morbid obez kişilerde bariyatrik cerrahinin maliyet etkin bir tedavi olduğunu kaydetti.
Borazan, “Bariyatrik cerrahi; genel cerrahi, endokrinoloji, gastroenteroloji, psikiyatri ve uzman diyetisyenin de içinde bulunduğu multidisipliner bir çalışma ile yapılmalıdır. Obezite cerrahisinin deneyimli ve etkin merkezlerde yapılması hasta konforu ve sonuç odaklılık bakımından oldukça fonksiyonel.” ifadelerini kullandı.
Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Mesut Gül de bariyatrik cerrahinin diğer yöntemlerle tedavi edilemeyen hastalarda sık kullanılan bir yöntem olduğunu belirterek, bariyatrik cerrahi sonrasında hastalarda kilo kaybının yanı sıra başlangıç aşamasında olan insülin direnci ve hiperkolesterolemi gibi hastalıkların da iyileşebildiğini kaydetti.
No Comments