Memurluğa geçen işçi kıdem tazminatı veya emekli ikramiyesi alabilir mi?

Haberler May 22, 2023 No Comments

İşçi iken memurluğa geçen kişinin kıdem tazminatı veya emekli ikramiyesi alabilmesi için belirli şartlar aranır. Bu şartların neler olduğu konusunda da 1475 sayılı Kanun Madde 14 hükmüne ve 5434 sayılı Kanun Madde 89 hükmüne bakılır.

SORU: 2008 tarihinde hastanede taşeron personeli olarak işe başladım. 2018 senesinde taşerondan 4/d kadrosuna geçtim, o tarihten beri işçi olarak hastanede çalışmaktayım. Toplamda 14 sene kadar hizmetim bulunmakta. İlk sigorta girişim 15.10.1999. Şimdi ÖSYM’nin Sağlık Bakanlığına ait 2022/11 atamasında sözleşmeli olarak Sağlık teknikerliği kadrosuna atanmaya hak kazandım. Memurluğa geçmem için mevcut olduğum işten istifa etmem gerekecek. Bu durumda Kıdem tazminatı alabilir miyim ? Alamazsam ilerde emekli olurken alamadığım tazminatım ayriyeten hesaplanır mı yoksa sadece memurlukta çalıştığım dönemleri mi alabilirim? İşçilikte ki hizmetim memur emeklilik sisteminde nasıl bir hesaplamaya tabi olacak. Bu konuda fikirlerinize ihtiyacım var. Şimdiden çok teşekkür ederim. Saygılarımla

Detaylar/Değerlendirmeler:

2008 yılı Ekim ayından önce çalışmaları olanlar hakkında 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu, 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun hükümleri uygulanmaya devam edilmektedir.

Emekli ikramiyesi/Kıdem tazminatı konusu:

Hem işçi, hem memurluk hizmeti toplamı üzerinden emekli olunması aşamasında emekli ikramiyesi ödenmesi konusunda 5434 sayılı Kanun Madde 89 ve 1475 sayılı Kanun Madde 14 hükmü uygulanır.

İşçi iken memurluğa geçenler işçi olarak geçen sürelerine karşılık 1475 sayılı İş Kanunu Madde 14 hükmünde bu durum yer almadığından kıdem tazminatı alamazlar, bunun için de aynı işyeri veya farklı işyeri olma durumuna göre de memurluktan emeklilikte sigortalı hizmetlerine karşılık emekli ikramiyesi ödenip ödenmeyeceği belirlenir.
Ayrıca, şayet memurluğa geçmiş olma bir yasal düzenleme ile yapılmışsa kıdem tazminatı ödenmeyen sürelere emeklilikte emekli ikramiyesi ödemesi şeklinde ödenir.
A) Aynı işyerinde memur olarak göreve başlanılması:

Genel olarak, aynı işyerinde işçi iken çalışanlar, aynı işyerinin açmış olduğu sınav, yönetim kurulu kararı vb. gibi işlemlerle memur olarak göreve başlayabilmektedirler. Bu şekilde atanabilmesi içinde işçiler istifa etmekten ziyade işverenler işçilerin çalışma sözleşmelerini iptal etmek durumunda kalabilmektedirler. İstifa ettiklerinde işçilerin kıdem tazminatı hakları şayet 1475 sayılı Kanun Madde 14 hükmündeki kurallara girmiyorsa ödenmemektedir. Ancak, işverenler memur ataması yapabilmesi için işçilerin sözleşmelerini fesh etmek durumunda kalacaklarından, işçilikte geçen sürelerine emekli olduklarında emekli ikramiyesi ödenebilmesi hakkı ortaya çıkmaktadır. Bu durumda olanların işçilik sürelerine emekli ikramiyesi ödenmesi gerektiğini değerlendirmekteyiz.

B) Aynı işyeri dışında başka bir işyerinde göreve başlanılması:

İşçiler çalıştıkları işyerinden başka bir işyerinin açmış olduğu sınav vb. gibi işlemler neticesinde memur olarak göreve başlamışlarsa işçilikten istifa etmek suretiyle ayrılmış olacaklardır ve şayet istifa nedeni de 1475 sayılı İş Kanunu Madde 14 hükmündeki kurallara giriyorsa kıdem tazminatı alabileceğini, aksi halde memurluğa geçtikten sonra memurluktan da emekli olması halinde bu sürelerine karşılık herhangi bir tutar alamayacağını değerlendirmekteyiz.
C) Kanuni düzenleme ile memurluğa geçmiş olma durumu:

Kanuni düzenleme ile memurluğa geçme durumu genel olarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu Madde 4/B ye tabi sözleşmeli statüde çalışanlara verilen bir imkan olmaktadır. Genel olarak bu tür düzenlemelerde de kişilere iş sonu tazminatı ödenmeyeceği, ancak ödenmeyen bu sürelerin de kişilerin emekli olduklarında emekli ikramiyesi tutarına dahil edileceği yönünde düzenlemeler yer alır.

Örnek: Son yapılan ve 26/1/2023 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 7433 sayılı Kanunla yapılan düzenlemede de, “Bu madde kapsamında memur kadrolarına atananlara iş sonu tazminatı ödenmez. Bu personelin önceden iş sonu tazminatı ödenmiş süreleri hariç, iş sonu tazminatına esas olan toplam hizmet süreleri, 5434 sayılı Kanun uyarınca ödenecek emekli ikramiyesine esas toplam hizmet süresinin hesabında dikkate alınır.” Şeklinde hüküm bulunmaktadır.

Farklı statüler toplamı üzerinden aylık bağlandıktan sonra emekli ikramiyesi ödenmesi şartlarını içeren 5434 sayılı Kanun Madde 89 hükmü;

“Hizmet sürelerinin tamamı bu Kanun ve/veya 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4 üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarın bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilir.

Birinci fıkra kapsamına girmemekle birlikte, bu Kanun ve/veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamında hizmeti bulunanlardan mülga 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emeklilik, yaşlılık ya da malullük aylığı bağlananlara ise; bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerine tabi olarak bu Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda geçen çalışmalarının, 25/8/1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermiş olması şartıyla emekli ikramiyesi ödenir.

Yukarıdaki fıkralara göre mülga 2829 sayılı Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara ödenecek emeklilik ikramiyesinin hesabında bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerine tabi olarak bu Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda geçen ve 1475 sayılı Kanunun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona eren geçmiş hizmet süreleri ve her ne suretle olursa olsun evvelce iş sonu tazminatı veya bu mahiyette olmakla birlikte başka bir adla tazminat ödenen süreleri ile kıdem tazminatı ya da emekli ikramiyesi ödenmiş olan süreleri dikkate alınmaz.”

Memurun SSK.lı, Bağ-Kurlu hizmet süreleri olduğunda bu sürelerinin de emekli ikramiyesine dahil edilebilmesi için bakılacak olan 1475 sayılı Kanun Madde 14 hükmü gereği de 8 Eylül 1999 tarihinden sonra işe başlayanların kıdem tazminatı alabilmeler için hizmet ve sigortalılık süresine bakılır ve 7000 gün hizmet süresinin olması veya 25 yıl sigortalılık süresi + 4500 gün hizmet süresinin bulunması şartı aranmaktadır.

Açıklamalarımız bağlamında sizin durumunuzla ilgili değerlendirmemiz şöyle olacaktır:

Memurluğa geçmeniz, yukarıda değerlendirdiğimiz durumlara girmediğini, dolayısıyla işçilikten ayrılmanızda da 1475 sayılı Kanun Madde 14 hükmünde belirtilen kıdem tazminatı ödenmesi için gerekli süre ve gün sayısını tamamlamadığınızı anlamaktayız. Bu durumda kıdem tazminatı alamayacağınızı değerlendirmekteyiz. Dolayısıyla memur olduğunuzda sigortalı süreleriniz hariç sadece memurluk hizmet sürenize emekli ikramiyesi alabileceğinizi değerlendirmekteyiz.

Şayet, taşeronda çalışırken sürekli işçi kadrosuna geçtiğinizde kıdem tazminatı almamış iseniz, sadece taşeronda geçen sürelerinize kıdem tazminatı alma hakkınızın da olacağını, sonra geçen işçilik sürenizden ayrılmanız yukarıda belirttiğimiz şartlara tabi olmadığından bu sürelerinize alamayacağınızı, dolayısıyla memurluğa geçtiğinizde ve emekli olduğunuzda sadece taşeron ve memurluk sürenize ikramiye alabileceğinizi değerlendirmekteyiz.

Yine de, bu konuda çalışmakta olduğunuz Kurumunuza başvurup bilgi almanızı da ayrıca tavsiye edebiliriz.

No Comments

Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir