Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Bay Kemal’in size sözü var. En geç 2 yıl içinde bütün Suriyeli kardeşlerimizi Suriye’ye uğurlayacağız. Türkiye’de biz birbirimize yetiyoruz zaten. Burası sığınmacı deposu mu?” dedi.
Cumhurbaşkanı olduğunda herkesin birbirine saygı duyacağını anlatan Kılıçdaroğlu, kimseyi ötekileştirmeyeceklerini belirtti.
Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet kurulduğunda Kırıkkale’nin entegre savunma sanayinin merkezi olarak inşa edildiğini ve Makine Kimya Endüstrisi’nin bu kentte kurulduğunu, silah, top ve mermi gibi ürünlerin yapıldığını hatırlattı.
Kırıkkale’nin Anadolu’nun merkezi olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, “Makine Kimya Endüstrisi Kurumuna gerekli yatırımlar yapılsaydı, gerekli destekler verilseydi bugün burası yani Kırıkkale, Ankara’dan sonra en büyük kentlerden birisi olacaktı. Üreten kentlerden birisi olacaktı. Yapmadılar, pek çok işçinin işine son verdiler. Şimdi büyük sıkıntılar var. Taşeron işçileri var mı aramızda bilmiyorum. Taşeron işçileri var. Benim size sözüm var. Devlet taşeron çalıştırmaz. Taşeron işçilerin tamamını kadroya alacağım.” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, hiçbir kadının Türkiye’de sahipsiz olmayacağını vurgulayarak, “Her kadının sahibi sosyal devlet olacak. Benim size sözüm var. Aile destekleri sigortasını getireceğim. Göreceksiniz hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye inşa edeceğim. Beslenme çantası uygulamasını da kaldıracağım.” ifadelerini kullandı.
– “Esnaf gerçekten çok zor durumda”
Esnafın sorunları olduğuna değinen Kılıçdaroğlu, “Esnaf gerçekten çok zor durumda. Rahmetli Özal esnaf için ‘orta direk’ derdi. Orta direk kalmadı. Esnafı perişan ettiler. Herkes neredeyse icralık. Dolayısıyla esnaf diyor ki ‘biz sahipsiziz.’ Doğru, sizin sahibiniz yoktu ama Bay Kemal onların da sahibi olacak. Esnaf Bakanlığı kuracağız. Orta direk ne kadar güçlenirse devlet de o kadar güçlenmiş olacak. Hiç endişe etmeyin. Benim sözüm altmış bin emekliye, onların ailelerine ve çocuklarına. Kurban Bayramı’nda hesabınızda 15 bin lira ikramiye olduğunu göreceksiniz.” değerlendirmesinde bulundu.
Kemal Kılıçdaroğlu, tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumanın kendisi için namus borcu olduğunu ve gittiği her yerde bunu söylediğini anlattı.
Kul hakkı yemediğini ve yedirmeyeceğini aktaran Kılıçdaroğlu, “Kapanan belde belediyeleri var. Gittiğim her yerde soruyorlar. Onu şöyle yapacağız; orada referandum yapacağız ve vatandaş ‘belediyemiz açılsın’ diyorsa açacağız, ‘hayır gerek yok’ diyorsa belediyeyi açmayacağız.” dedi.
– “Bizim 2 kırmızı çizgimiz var. Bayrağımız ve vatanımız”
Kılıçdaroğlu, kendisinin milliyetçiliğini sorgulayacak adamın daha anasından doğmadığını dile getirerek, “Siz kim milliyetçilik kim? Milliyetçilik vatanseverliktir, bu ülkede hiçbir çocuğun aç yatmamasıdır, kutuplaşma yapmamak demektir. Herkesi kucaklamak demektir milliyetçilik. Bizim 2 kırmızı çizgimiz var. Bayrağımız ve vatanımız. Bizim milliyetçiliğimiz Kırıkkale’nin entegre savunma sanayi merkezi haline getirilmesidir. Cumhuriyet ilk kurulduğunda burada fabrikalar kurulmuştur. 1921 yılında Kayseri’de uçak fabrikası, Etimesgut’ta uçak motorları fabrikası kuruldu. Eskişehir’de ikinci uçak fabrikası kuruldu. Bunları kim yaptı? Biz yaptık. 1940’lı yıllarda Türkiye dünyaya uçak ihraç eden 5 ülkeden birisiydi.” şeklinde konuştu.
Savunma sanayine karşı olduklarının iddia edildiğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Yahu siz aklınızı peynir ekmekle mi yediniz? Savunma sanayi milli bir meseledir. Milli mesele parti meselesi olur mu? Dış politika, milli eğitim, milli savunma, milli meseledir. Bize diyorlar ki ‘neden terör örgütünün adını söylemiyorsun?’ Ya kardeşim cehaletin bu kadarı olur. Terör niye yapılır? Terör yaparlar ki benim adımı herkes söylesin, reklam olsun. Biz de devletten yanayız, devletimizi seviyoruz. Biz de aynı şeyi söylüyoruz, bölücü terör örgütü diyoruz. Kim teröre destek verirse kim terörden yana olursa kim teröristlerin ayağına hakimleri ve savcıları götürürse kim şehitlere kelle ederse Allah bin belasını versin. Terörist varsa bu ülke gider yakalar kardeşim.”
– “Siz kim milliyetçilik kim?”
Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu, “Suriye tezkeresine niye hayır dediniz?” diye kendilerine kızıldığını ancak tezkerede “Yabancı askerler Türkiye’ye davet edebilir” ifadesinin yer aldığını aktararak, “Terörle mücadelede yabancı askerin burada ne işi var? Bizim polisimiz, askerimiz 35 yıldır terörle mücadele ediyor. Ne eksiğini gördün de sen yabancı askerleri buraya davet edeceksin. Biz hiçbir yabancı askerin postalının bizim topraklara basmasını istemeyiz. Milliyetçilikmiş. Bize ders veriyorlar. Siz kim milliyetçilik kim?” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, gerçek bir ülkücü, vatansever ve iyi bir akademisyen Sinan Ateş’in faillerini bulunacağını ve yargıya teslim edeceğini dile getirdi.
Süleyman Şah Türbesi’ni de tekrar Türk topraklarına getireceğini ve şanlı bayrağı tekrar göndere dikeceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Terörden korkup kaçanlar bizi suçluyorlar. Gerçekten akıl alacak şey değil. Ya böyle akılsızlık olur mu? Amaç, ekonomi, mutfaktaki yangın, işsizlik, yoksulluk konuşulmasın, bununla uğraşılsın. Asıl beka sorunu budur. Egemen bir gücün devlet başkanı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin devlet başkanına, ‘bak beni kızdırma, senin mal varlığını araştırırım’ dediği zaman çıkıp bir şey söylemesi lazımdı. Tek cümle kurmadı ama bunu Bay Kemal söyleseydi, ‘benim mal varlığımı araştırmazsanız namertsiniz’ derdi. Beka sorunu budur.”
– “Suriyeli kardeşlerimizi Suriye’ye uğurlayacağız”
Kılıçdaroğlu, “Bay Kemal’in size sözü var. En geç 2 yıl içinde bütün Suriyeli kardeşlerimizi Suriye’ye uğurlayacağız. Türkiye’de biz birbirimize yetiyoruz zaten. Burası sığınmacı deposu mu? Avrupalılarla anlaşma yapmışlar. Sığınmacı giderse Türkiye’ye iade ediyorlar. Niye kardeşim? Niye boyun eğiyorsun? Niye onların talebini yapıyorsun?” dedi.
15 Temmuz şehitleri için para toplandığını hatırlatan Kemal Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Nerede bu paralar? Yahu şehidin ve şehit yakınlarının parasına el uzatan adam, milliyetçi olur mu ya? Bunlar mı milliyetçi? Gençler, ilk kez sandığa gideceksiniz, oy kullanacaksınız. Dünya siyaset tarihine güzel bir armağan bırakacaksınız çünkü dünya siyaset tarihini yazanlar şunu da yazacak; ‘Türkiye’de otoriter bir yönetim vardı ve bu otoriter yönetimi Türkiye’deki gençler sandığa gittiler, demokratik yollarla emekli ettiler’ diyecekler. Siz o şerefi, o onuru taşıyacaksınız. Bizler de sizlerle gurur duyacağız.”
Kılıçdaroğlu, mitingde ailesini kaybeden ve görevliler tarafından platforma çıkarılan Songül isimli kız çocuğunun ailesini anons ederek, “Nasılsın kızım, tokalaşalım mı seninle” diyerek elinden öptü.
Program, milletvekili adaylarının tanıtımı ve hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.
No Comments