Türkiye’nin pomza ve perlit rezervinin büyük kısmının bulunduğu Bitlis’te, beyaz altın olarak tabir edilen pomza madeni kent ekonomisine büyük katkı sağlıyor. İnşaat, ısı ve ses yalıtımında kullanılan bu iki madenin katma değeri yüksek endüstriyel ürünlere dönüştürülmesi ve kent ekonomisine katkısının artırılması için başlatılan çalışmalar devam ediyor.
Yıllık 3 milyon ton pomzanın işlendiği kentte yaklaşık 3 milyon ton hammadde ise yurtiçi ve yurtdışına ihraç ediliyor. İl genelinde madeni işleyen yaklaşık 40 bims fabrikasının bulunduğu kentte bu maden sayesinde 10 bin kişiye ise istihdam sağlanıyor. Kent ekonomisi için oldukça önemli bir maden olan pomza ve bimsten günlük 5 milyon, yıllık ise 3 milyarlık bir ekonomik gelir elde ediliyor. Dünya genelinde sadece sayılı birkaç ülkede bulunan ve bu ülkelerde de her geçen gün tükenme noktasına gelen altın değerindeki madenin değeri her geçen gün artıyor.
Dünyada bulunan toplam rezervin yüzde 40’ı Türkiye’de bulurken, Türkiye’deki rezervin ise yüzde 70’i Bitlis’te bulunuyor. Türkiye ve dünyadaki sınırlı sayıdaki maden rezervinin büyük bölümüne sahip olan Bitlis, şu an için sadece belli sektörlerde kullanılan bu madeni katma değeri yüksek endüstriyel ürünlere dönüştürerek, kent ekonomisine olan katkısını artırmayı hedefliyor. Hafif ve tasarruflu olması nedeniyle bölgede inşaat sektöründe de kullanılan değerli maden için kolları sıvayan Tatvan Ticaret ve Sanayi Odası, Bitlis Eren Üniversitesi ve Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi ile ortak çalışmalar yürütüyor. Özellikle son dönemde artan enerji maliyetleri ve tekelleşmeye bağlı olarak artan çimento maliyetleri nedeniyle zor günler geçiren sektör destek bekliyor.
“Yıllık 3 milyar liralık ekonomik gelir sağlıyor”
Gerek sektördeki son durum ve gerekse sektör sorunlarıyla ilgili bilgi veren Tatvan Ticaret ve Sanayi Odası (TATSO) Başkanı Bilal Adabağ, beyaz altın olarak tabir edilen pomza madeninin kent ekonomisine yıllık 3 milyarlık bir ekonomik katkı sağladığını söyledi. Dünyada bulunan toplam rezervin yüzde 40’ının Türkiye’de, Türkiye’deki rezervin ise yüzde 70’inin Bitlis’te bulunduğuna işaret eden TATSO Başkanı Bilal Adabağ, “Beyaz altın olarak tabir edilen pomza madeninden üretilen günlük ortalama 250 kamyon bimsi (briket) İç Anadolu, Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesine, yurt dışına ise Gürcistan’a göndermekteyiz. Bu da günlük olarak 5 milyonluk bir ciroya tekabül etmektedir. Yıllık olarak ise 2 milyar lira bims, 1 milyar lira da pomza madeni olmak üzere kente toplamda 3 milyar liralık bir ekonomik gelir sağlamaktadır. Ancak burada üreticilerimizin en büyük sıkıntısı, üretilen ürünü gideceği yere kadar ulaşmasındaki giderlerdir. Bu gider neredeyse üretim maliyetinin iki katına çıkıyor. Bundan dolayı pazarda maalesef sıkıntılar yaşanmaktadır. Buna bağlı olarak kar marjları da düşmektedir” dedi.
“Yıllık 3 milyon ton rezerv işleniyor, ancak girdi maliyetleri çok yüksek”
Kentte yaklaşık 40 bims firmasının bulunduğunu belirten Abadağ, kentte yıllık olarak 3 milyon ton rezervin işlendiğini bir o kadar hammaddenin yurtiçi ve yurtdışına gönderildiğini ifade etti. Girdi maliyetlerin yüksek olduğuna dikkat çeken Adabağ, “Sektördeki üreticilerimizin en büyük sıkıntısı özellikle enerji maliyetleri ve bunun yanında çimento girdi maliyetleridir. Çimentonun maalesef bu bölgedeki fiyatlarının rekabet dışı olması, her firmanın bölgeye çimento vermemesi ve sektörde oluşan tekelleşme nedeniyle buradaki firmalarımızı sıkıntıya sokuyor. Pomzacılarımız bu konuda bir hayli mağdur. Bu nedenle bu önemli madenden yeteri kadar katma değer elde edemiyor ve değerlendiremiyoruz. Oysaki 11 ilimizi etkileyen son asrın depreminde kaliteli ve hafif yapıların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha yaşayarak gördük. Kentte yaklaşık 40 bims üreticisinin olması ve yanı sıra ufak işlemlerle birlikte 10 bin kişiye istihdam sağlıyor olması sektörün ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Bunun yanında bims ve pomza toplamında yılda yaklaşık 3 milyar ekonomik gelir sağlaması oldukça önemli. Fakat bunun teşviklerle, enerji destekleriyle bu üreticilerimize destek sağlanması gerekmektedir. Maliyetleri aşağılara çekmek ve madeni iç bölgelere de satabilmek adına bu konuyla ilgili güdümlü projelere ihtiyaç var. Bunun yanı sıra özellikle lojiktik merkezinin burada acil olarak kurulması gerekmektedir” diye konuştu.
“Katma değeri yüksek ürünler için çalışmalarımız devam ediyor”
Pomzanın bölgenin en önemli madenlerinin başında geldiğini kaydeden Adabağ, beyaz altın olarak tabir edilen madenin bölge ve ülke ekonomisine katkısının büyük olduğunu, bu anlamda yetkililerden özel bir destek beklediklerini belirtti. Tatvan Ticaret ve Sanayi Odası olarak Bitlis Eren Üniversitesi ve Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi ile ortak çalışmalar yürüttüklerini anlatan Adabağ, “Maden ve sektöre yönelik Bitlis Eren Üniversitesi ve Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi ile ortak çalışmalarımız devam ediyor. Bu anlamda sempozyum ve çalıştaylar yaptık. Madenin dünya genelinde hangi sektörlerde ve katma değeri yüksek hangi alanlarda kullanıldığına bakıyoruz. Maalesef bu şu anda bir tır malzemeyi 20 bin gibi cüzi bir paraya satıyoruz. Oysaki bu madeni doğru değerlendirdiğimizde bunun bir tonunu bile bu fiyatın çok çok üstünde satabiliriz. Bu şekilde ekonomimize gerçek anlamda bir katkı sunmuyor. İnşallah üreticilerimizin bu işten kar ederek memnun kalabileceği yeni ürünler geliştirmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
No Comments