Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Sağlık-Sen Kahramanmaraş Şubesi’nin bir restoranda düzenlediği “7. Dönem 2. İl Divan Kurulu Toplantısı”nda, Türkiye’nin özellikle 15 Temmuz sonrası artık gündemi belirlenen bir ülke olmaktan, gündem belirleyen bir ülke ligine çıktığını söyledi.
Bu durumdan rahatsız olan, hem içeride hem de dışarıda çok ciddi çevreler olduğunu belirten Kirişci, “İçeridekilerle dışarıdakiler eğer takip edilirse aynı kapıya çıkar. Ama onların bizimle ilgili ne düşündüklerinden ziyade, bizim neler yapmamız gerektiği hususu çok daha önemli.” diye konuştu.
“Yıllarca enerjimizin başka alanlara harcanması için bizi meşgul ettiklerinden pek çok şeyi göremedik. Biz kendimize geldik. Yerli ve milli politikalarımızı uygulamaya ve bunları süratle hayata geçirmeye çalıştık. Ve gördük ki bir de Mavi Vatan’ımız var. Şimdi artık Mavi Vatan da bitti. Artık uzaya İMECE’yi, kendi yerli, milli, TEKNOFEST kuşağı gençlerimizin alın ve akıl teriyle ürettikleri İMECE’yi gönderip, artık uzayda da varız demeye başladık.”
Kirişci, Türkiye’nin uzaya kendi insanlarını gönderme aşamasına geldiğini vurgulayarak, “Şimdi böyle bir ülkeyi herhalde dünya ağababaları istemez değil mi? ‘Otur’ dediğinde oturan, ‘kalk’ dediğinde kalkan, ‘yat’ dediğinde yatan, ‘uzan’ dediğinde uzanan, ‘bakma’ dediğinde bakmayan bir Türkiye yok artık. Türkiye ‘Hayır. Bu benim iradem, kendi tercihimdir’ diyor. Biz bunu tabii ki kendi kendimize ortaya koymadık. Bu aziz milletin bize verdiği o güçle, devlet millet kucaklaşmasıyla bunu ortaya koyduk.” ifadelerini kullandı.
– “Biz artık bu yalanlara cevap vermekten usandık”
Türkiye’nin son yıllarda yaptığı üretim, ihracat ve ithalat rakamlarını da aktaran Kirişci, geçen 20 yılda 92 milyar dolar dış ticaret fazlası verildiğini dile getirdi.
Kirişci, “Ya utanmadan, sıkılmadan, bu ülkenin üreticilerinin ürettiklerini yok sayan bir hanımefendi var. Bu, bir partinin genel başkanı. Dün akşam çıkmış yalanın bini bir para. Yalanın bini bir para diyorum. Bunu açık açık söylüyorum. Biz artık bu yalanlara cevap vermekten usandık.” dedi.
Bazı kesim ve kişilerin ithalat-ihracat ilişkisini anlamak istemediğini aktaran Kirişci, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Peki şimdi bu, yani hanımefendi, okuma yazması mı yok? Var. Ama anlamak istemiyor. Vatandaşın kafasını karıştırmak için her türlü yalanı söylüyorlar. Diyor ki, ‘Ülke hala saman ithal ediyor’. Ya ben sana ne diyeyim? Çünkü bu ülkenin üreticisine ürettiği halde ‘sen üretmiyorsun, buğday ithal ediyoruz’ diyor. Buğday falan ithal ettiğiniz yok. Ben bu ülkede kendi ihtiyacım olan ürünleri üretmiyor olsam bu ülkede ekmek bulunmaz. Arpa bulunmaz, mısır bulunmaz. Bunlar bulunuyor mu? Bulunuyor. Böyle bir, böyle bir süreçte, bu yalanları söyleyebilenler bu milletin ürettikleriyle iftihar etmeyenler… Gerçekten Allah ne verirse, hayırlısını versin, muhalefetin hele, hayırlısının, hayırlısını versin.”
Millet İttifakı hakkında da değerlendirme yapan Kirişci, şöyle konuştu:
“Ben milliyetçiyim diyor. Nasıl milliyetçilik bu ya? Nasıl milliyetçilik? Sırrı Sakık açık söylüyor. Diyor ki ‘içeride konuştuklarınızı, meydanda da konuşun’ diyor. Daha ne desin? Şimdi Sırrı Sakık bana bunlardan daha samimi geliyor. Fikrini, düşüncesini asla tasvip etmediğimiz birisi. Ama diyor ki ‘ya içeride ne konuşuyorsanız dışarıda da bunu söyleyin’ diyor. ‘Bizi yok saymayın’ diyor. ‘İşte biz işi pişirmek üzereyiz. Ya biraz çenenizi tutun’ diyor.”
No Comments