“Asrın felaketi” olarak nitelenen afetin hemen ardından İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ile irtibata geçtikten sonra off-road araçlarıyla depremden etkilenen Hatay’a doğru yola çıkan Erzurumlu AFAD gönüllüleri, yoğun kar ve tipi nedeniyle Hatay’a yaklaşık 18 saatte ulaşabildi.
Off-road araçlarını da deprem bölgesinde etkin kullanan gönüllüler, enkaz önündeki hasarlı otomobilleri ise ip bağladıkları araçlarıyla alandan çekerek arama kurtarma çalışmalarını kolaylaştırdı.
Yaklaşık bir hafta bölgede görev yaptıktan sonra kente dönen ve kurtarma çalışmalarında yaşadıklarını unutamayan gönüllüler, şimdi ise deprem bölgesi için yardım malzemesi topluyor.
– “Kar ve tipi nedeniyle gözümüzün önünü bile göremiyorduk”
Erzurum’dan Diyarbakır’a normal şartlarda 4 veya 4,5 saatte gidildiğini anımsatan Polat, şöyle konuştu:
“Bingöl-Karlıova kara yolunda kar ve tipi vardı. AFAD araçları ve deprem nedeniyle o bölgeye gitmek isteyen depremzede yakınları bile yollarda mahsur kalmıştı. Kar ve tipi nedeniyle gözümüzün önünü bile göremiyorduk. Kazalar vardı ve yol tamamen kapalıydı. Diyarbakır’a normalde 4-4,5 saatte gidiliyor, biz 9 saatte güçlükle gidebildik. Kara saplanan araçları çıkarmak için yarım saat çaba sarf ettik. Hasarlı kaza da geçirdik, çok zorlu süreç oldu. 18-19 saatte Erzurum’dan Hatay’a ulaştık. Çünkü yolda kaza yapanlar, yolda kalanlar çok fazlaydı.”
– “Erzurumlular soğuğa alışık, bizi bırakıp gitmezler”
Polat, enkaz altında kalanları çıkartırken unutamadığı anlar yaşadığını belirterek, “Depremzede yakınları ile aramızda bir diyalog geçti. Onlara, ‘Erzurum’dan yardıma geliyorlar’ dediklerinde çok sevinmişler ve bana ‘Sizlerin geleceğini duyunca çok sevindik. Erzurumlular soğuğa alışık. Burası da soğuk ve alışık oldukları için bizi bırakıp gitmezler’ şeklinde konuşunca ne söyleyeceğimi bilemedim. Çok etkilendim. Enkazın başında küçük bir ateş yakmışlar ve bir yerden çay bulmuşlar, demlemişler. Bize ‘gelin çay için, içiniz ısınsın sonra kurtarmaya devam edin’ demeleri de unutamadığım bir andı.” diye konuştu.
Deprem bölgesinde milletin birlik ve beraberliğine şahit olduklarını dile getiren Polat, afetin çok büyük olduğunu ve nereye yetişeceklerini bilemediklerini ifade etti.
Polat, bölgedeki görevlerinin bitmesiyle kente geldiklerini ve şimdi de deprem bölgesine yardım topladıklarını anlattı.
Deprem bölgesinde enkaz altından kuşları da çıkardıklarını söyleyen Polat, “Ses dinlemesi yaparken arkadaşım Fırat içeriden ses aldı. Duyduğu seslerin olduğu alandaki enkaza girdik, bu canların orada olduğunu gördük. Birkaç tane kuş vardı, oradaki askeri yetkililerle istişare ettik. Güvercinleri enkaz altında bıraksak öleceklerdi ve onlar ölmesin diye dışarı çıkardık. Sahipleri depremde öldü, enkaz altındaydı. Oradaki kargaşada kimse bu kuşları teslim almadı ve ölmesin diye buraya getirdik. Kuşları sahiplenmek isteyen varsa onlardan yardım talep ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
No Comments