Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesinde sona yaklaşıldı. 4-5 milyon kişiyi ilgilendiren düzenlemenin ayrıntılarının önümüzdeki ayın başında kamuoyuna duyurulması bekleniyor.
Düzenleme için gerisayıma geçilirken EYT ile ilgili en çok merak edilen soruları ve yanıtlarını derledik…
EYT nedir, kimler EYT kapsamına giriyor?
1999 yılında yürürlükte olan 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa 4447 sayılı Kanunla eklenen geçici 81’inci maddenin (B) bendi ile 8 Eylül 1999’dan önce sigortalı olanların emekliliği hak etme koşulları değiştirildi. Bu tarihten sonra emekliliğe hak kazanmak için sigortalılık süresi ve prim gün sayısının yanında, yaş koşulu da aranmaya başlandı.
Değişiklikten önce, emekliliğe hak kazanabilmek için sigortalılık süresi ve prim gün sayısındaki koşulların karşılanması yetiyordu. Değişiklik öncesinde kadınlarda 20, erkeklerde ise 25 yıl sigortalılık süresi ve 5000 gün koşulunu yerine getirenler emekli olabiliyordu.
8 Eylül 1999 öncesi sigorta girişi olanlar EYT kapsamına giriyor. Emeklilikte yaşa takılanlar, emeklilik koşullarında 1999’da yapılan değişikliğin geçmişe dönük uygulanmasına son verilmesini, yaş şartı aranmadan, sigortalılık süresi ve prim günü koşullarını sağlayıp emekli olmayı talep ediyor.
EYT’de hangi formüller gündemde?
Primi eksik olanlar ne yapacak?
EYT kapsamına girenlerin prim eksiği varsa bunu birkaç yolda tamamlama imkanı bulunuyor. Erkekler için askerlik, kadınlar için doğum borçlanması primlerin tamamlanması için iki seçenek olarak öne çıkıyor. Düzenleme çıktıktan sonra, primleri tamamlamak için borçlanma hakkı tanınıp tanınmayacağı ise net değil.
Primi doldurup, sigortalılık süresi bitmeyenler ne olacak?
Yeni bir kural getirilmezse EYT yasası çıktığında primini ve sigortalılık süresini (erkeklerde 25, kadınlarda 20) tamamlayanların emekli olması bekleniyor. Ancak primini doldurup sigortalılık süresini tamamlamayanların bu süreyi beklemesi gerekecek. Düzenleme 8 Eylül 1999 öncesini kapsadığı için 8 Eylül 2024’e kadar tüm EYT’lilerin sigortalılık süresi tamamlanmış olacak.
EYT’li olanlar emekli olmak zorunda mı, çalışamayacaklar mı?
İş Kanunu’na göre, emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini sonlandırma hakkı çalışana ait. İşveren, bir çalışanı zorla emekli edemiyor. İşveren, işyeri kurallarını belirlemiş ve emekliliği gelenlerin işe devam etmemesi gibi bir kuralı da şart koşmuşsa, o zaman çalışan emekli edilebilir.
EYT sonrası emekli olup çalışmaya devam edecekler için süreç nasıl işleyecek?
Burada iki durum söz konusu. İlki aylığını kestirerek çalışmaya devam etmek. Bu durumda kişi normal sigortalı gibi çalışıyor, emekli olduğunda çalışmaya başlamadan önce alınan aylık, çalışılan dönemin primlerine göre güncelleniyor. Emeklilikten sonraki çalışmalar maaşa ekleniyor.
İkincisi Sosyal Güvenlik Destek Primi’ne (SGDP) tabi olarak çalışmak. Bu şekilde çalışmaya devam edenler emekli aylıkları kesilmeksizin çalışabiliyor. İşveren tarafından aldıkları ücretten yüzde 7,5 oranında SGDP kesiliyor. Emekli maaşında azalma olmuyor. Çalışma ücretinde kısmi düşüş söz konusu.
EYT’den emekli olup çalışanların ikinci kez kıdem tazminatı hakkı var mı?
Bir işyerinden kıdemini alıp emekli olanlar normal bir çalışanın haklarına sahip oluyor. Emekli çalışanın kıdem tazminatı alabilmesi için ya işverenin haksız yere işine son vermesi ya da emeklinin haklı bir nedenle iş akdini feshetmesi gerekiyor.
Stajyer ve çıraklık EYT için başlangıç sayılacak mı?
Staj ve çıraklık döneminin EYT için başlangıç sayılıp sayılmayacağıyla ilgili soruyu Bakan Bilgin yanıtlamıştı. Bilgin, “Onlar EYT kapsamında değil. Sigorta girişi olanlarda bir sorun yok. Çıraklık ve stajyerlik bir sigorta girişi değil. Onlar sağlık sigortasını korumak üzere geliştirilmiş bir sistem” yanıtını vermişti.
Sigorta girişi yapılmamışsa EYT’li olmak için dava açılabilir mi?
İlgili sürenin sigortaya dahil edilmesi için hizmet tespiti davası açılması gerekiyor. Kanuna göre hizmet tespit devasının işten çıkış yapılan yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerekiyor. Bordro, bildirge, sigortalı hesap fişi gibi belgelerden birinin mahkemeye sunulması durumunda hak düşürücü süre işlemiyor.
Sigortasız çalışılan süre nasıl kanıtlanabilir?
Hizmet tespitinde dava açmakla birlikte öne sürülen tarihte çalışıldığının kanıtlanması gerekiyor. Sigorta primleri bordrosu, hesap fişinin yanı sıra aynı dönemde çalışılan ve işveren resmi kayıtlarındaki başka çalışan tanık olarak gösterilebilir. İşverenin Sosyal Güvenlik Kurumu’na verdiği bordrolarda yer alanlardan tanık gösterilebilir. Ayrıca komşu işyerinde sigortalı çalışan da tanık olarak dinlenebilir.
No Comments