İngiltere’de yaşayan 35 yaşındaki Phil Clarke, bisikletiyle çıktığı dünya turu kapsamında 50 günde yaklaşık 3 bin 500 kilometre pedal çevirerek Karabük’e ulaştı.
Ülkesinde doğa etkinliklerinin öğretildiği dış mekan eğitimciliği alanında çalışan Clarke, bisikletiyle dünyayı gezmeye karar verdi. İş yerinden bir yıl izin alan Clarke, 1 Nisan’da Londra’nın güneyinden yola çıktı.
Fransa, Belçika, Lüksemburg, Almanya, Avusturya, Slovakya, Macaristan, Sırbistan, Hırvatistan, Bosna Hersek, Karadağ, Kosova, Bulgaristan ve Yunanistan’dan geçerek Türkiye’ye ulaşan Clarke, gittiği ülkelerin doğal ve tarihi güzelliklerinin bulunduğu alanları ziyaret etti, cep telefonuyla fotoğraf çekti.
İngiliz gezginin dünya turu, Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Pakistan, Hindistan, Bangladeş, Avusturalya, Alaska, Kanada, Amerika, Portekiz, İspanya ve Fransa’nın ardından İngiltere’de sona erecek.
Seyahati kapsamında 50 günde yaklaşık 3 bin 500 kilometre pedal çeviren Clarke, AA muhabirine, bisiklete binmeyi çok sevdiğini ve dünya turuna çıkmaya karar verdiğini söyledi.
Clarke, “Bir sürücü olarak kendimi deneme şansına sahip olmak istiyorum. Bütün dünya genelinde yapıp yapamayacağımı bir yıl içinde görmek istiyorum. Bu yüzden İngiltere’deki dış mekan eğitimciliği işimi bıraktım. Bu iş, çocuklara tırmanış, kayak gibi doğa etkinliklerin nasıl yapılacağını öğretmek. İş yerinden bir yıl izin istedim. Bu oldukça çılgın mücadele girişimine başladım.” diye konuştu.
– “Türkiye’de çok sayıda güzel hatıra biriktirdim”
Dünya turuna Londra’nın güneyinden başladığını anlatan Clarke, Türk misafirperverliği hakkında daha önce aldığı güzel duyumları yerinde görme imkanı bulduğunu dile getirdi.
Her geçtiği yerde kendisine ikramlarda bulunan insanlarla tanıştığını ifade eden Clarke, “Yolculuğumda ‘Gel bir çayımızı iç’ diyen ve bana selam veren insanlar gördüm. Onlarla konuşmak için hep durdum. Türk insanları hakkında daha fazla şey öğrenme imkanı sağladı bana. Bugün seyir halindeyken çok aşırı yağmur yağmaya başladı. Çok kibar bir Türk beyefendi beni camiye davet etti. Bana Türk restoranında yemek ısmarladı. Bolca Türk çayı içtik. Türkiye’de çok sayıda güzel hatıralar biriktirdim.” şeklinde konuştu.
İstanbul’da zaman geçirmeyi de çok sevdiğini anlatan Clarke, Kapalıçarşı’yı ve birçok camiyi gezdiğini söyledi.
Clarke, kendisine sosyal medyadan çok sayıda mesaj atan insanla tanıştığını ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu insanlar iyi olup olmadığımı, ihtiyacın var mı diye soruyorlardı. Bu bütün Türkiye çapında bana gösterilen inanılmaz sevgi seliydi. Dolayısıyla Türkiye’ye tekrar gelmeyi çok istiyorum. İstanbul öyle bir şehir ki birkaç gün kalmakla tadına doyulmuyor. Henüz başkent Ankara’da bulunamadım. Eminim ki zamanımı harcamama değecek binlerce yer vardır. Dünya turu yapmayı planlayan diğer bisikletçilere kesinlikle ve kesinlikle Türkiye’ye gelmelerini, bu muhteşem güzellikleri görmelerini tavsiye ediyorum. İnsanlar çok misafirperver, çok dost canlısı. Yiyecekler muhteşem ve görülmeye değer binlerce yer var. İlk fırsatta tekrar geri geleceğim.”
No Comments