Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Antalya Kepez Turgut Özal Spor Salonu önünde düzenlenen mitingde konuşuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
“Bu şehir ayrımcılığın hiçbir çeşidine itibar etmez”
Turizmiyle, tarımıyla, ticaretiyle geliştirmek, zenginleştirmek için gece gündüz çalıştık. Sağ olsun Antalya’da girdiğimiz her mücadele, attığımız her adımda yanımızda yer aldı, bize destek oldu. Türkiye Yüzyılının inşası için hazırlandığımız şu dönemde bir kez daha Antalya’ya olan sevgimizi ifade etmek, Antalya’nın desteğine talip olmak için sizlerle bir aradayız. Antalya, elindeki değerleri kazanca dönüştürmeyi, çalışmayı ve üretmenin değerini çok iyi bilir. Bu şehir ayrımcılığın hiçbir çeşidine itibar etmez. Denizini, toprağını, dağını kendisi ve vatanı için berekete dönüştürür. Ülkemizin ve dünyanın neresinden gelirse gelsin herkese kucağını açar. Sermayesini ve alın terini akıtarak burada yeni bir hayata başlamak isteyen herkesi kucaklar. Ama aynı zamanda bu şehir mesele ülkesinin bütünlüğü, milletinin birliği, evlatlarının geleceği olduğunda kimsenin gözünün yaşına da bakmaz.
Biz bunun için Antalya’yı ayrı bir seviyoruz. Bunun için Türkiye Yüzyılı hayalimizi en iyi sizlerin anlayacağına inanıyoruz. Ülkemizi bugüne kadar nasıl sizlerle birlikte büyüttüysek, güçlendirdiysek, zenginleştirdiysek inşallah Türkiye Yüzyılı’nı da beraber inşa edeceğiz. Eser ve hizmet siyasetiyle bugünlere getirdiğimiz Türkiye’yi daha ileri taşımak için ter döküyoruz. Şu anda karşımda 100 bini aşkın Antalyalı var.
“Türkiye, böyle bir oyunu asla hak etmiyor”
Birileri de ülkenin birikimlerini önce altılı olarak başlayan masada paylaşmaya niyetlendi, sonra pazarlığın kızıştığı bir anda ortaklardan biri yerinden kalkıp sonra geri otururken, masanın altındaki gizli ortak HDP de bu cümbüşteki yerini aldı. Baktılar 7 ortakla da bu iş olmayacak, 2 büyükşehir belediye başkanını da dahil edip ortak sayısını 9’a çıkardılar. Masada kendileri için de yer olduğunu gören ülkenin ve milletin yeminli düşmanları, PKK ve FETÖ durur mu? Onlar da hemen seslerini yükselttiler. Daha DHKP-C’sini, Avrupa ve Amerika’da masanın akıl hocalığına savunan tefecileri, simsarları, STK görünümlü istihbarat aygıtlarını saymıyorum bile. Türkiye, siyasetine ve yönetimine dönük böyle bir oyunu asla hak etmiyor.
“Başaramayacaklar”
Milletimiz iradesine dönük böyle bir istiskali asla hak etmiyor. Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı adayı olarak karşımıza diken bir mekanizma var. Bu mekanizma, CHP tabanının da ittifaktaki diğer partilerin tabanının da hassasiyetlerini zerre kadar umursamıyor. Ne diyordu Bay Kemal? “Tıpış tıpış oy kullanacaksınız.” Denilerek bu nobranlık açıkça da ifade ediliyor. Çünkü bunların derdi seçimlerde yönetimi değiştirirken sonra Türkiye’nin kaldığı yerden yoluna devam etmesi değildir. Bunların derdi Türkiye’yi siyasetiyle, ekonomisiyle, savunmasıyla, diplomasisiyle en az yarım asır daha kendine gelemeyeceği bir çukura itmek, bir bataklığa saplamaktır. Ama inşallah başaramayacaklar.
No Comments