Kamuoyunda bilinen genel kanaat memurun siyaset yapmasının yasak olduğu ve devlet memurluğundan çıkarılabileceği yönündedir.
Konuyu düzenleyen 657 sayılı yasaya baktığımızda siyasete ilişkin olarak;
“Tarafsızlık ve devlete bağlılık:
Madde 7 – (Değişik: 12/5/1982 – 2670/2 md.)
Devlet memurları siyasi partiye üye olamazlar, herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef tutan bir davranışta bulunamazlar; görevlerini yerine getirirlerken dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi ayırım yapamazlar; hiçbir şekilde siyasi ve ideolojik amaçlı beyanda ve eylemde bulunamazlar ve bu eylemlere katılamazlar.”
“Madde-125 D) (Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası)
ı) Görevin yerine getirilmesinde dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep ayrımı yapmak, kişilerin yarar veya zararını hedef tutan davranışlarda bulunmak,
o) Herhangi bir siyasi parti yararına veya zararına fiilen faaliyette bulunmak.”
“Madde-125 E) (devlet memurluğundan çıkarma)
a) İdeolojik veya siyasi amaçlarla kurumların huzur, sükün ve çalışma düzenini bozmak, boykot, işgal, kamu hizmetlerinin yürütülmesini engelleme, işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak,(1)
b) Yasaklanmış her türlü yayını veya siyasi veya ideolojik amaçlı bildiri, afiş, pankart, bant ve benzerlerini basmak, çoğaltmak, dağıtmak veya bunları kurumların herhangi bir yerine asmak veya teşhir etmek,
c) Siyasi partiye girmek,
ı) Siyasi ve ideolojik eylemlerden arananları görev mahallinde gizlemek,”
şeklindeki hükümlere rastlarız.
Bu hükümleri birlikte ele aldığımızda;
1- Memurun siyasi parti toplantısına katılması suç değildir. Kanun koyucu bir toplantıya katılmanın ötesinde bir takım faaliyetleri cezalandırmayı amaçladığı söylenebilir.
Bu konudaki bir yargı kararında;
“. yasa koyucunun, bir toplantıya katılmanın ötesinde bir takım faaliyetleri cezalandırmayı amaçladığı sonucuna ulaşılması ve davacının katıldığı toplantının kamuya açık bir faaliyet olmadığı hususu birlikte değerlendirildiğinde, davacının salt siyasi parti toplantısına katılma eyleminin, “siyasi parti yararına fiilen faaliyette bulunmak” eylemi kapsamında değerlendirilmesine hukuken olanak bulunmadığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, işlemin iptaline karar verilmiştir.” https://www.memurlar.net/haber/991819/memurlar-siyasi-parti-toplantisina-katilabilir-mi.html
cümlelerine yer verilmiştir.
Bu durumda bir siyasi parti toplantısına katılmak disiplin suçunu gerektirmez.
2- Toplantıya katılmaktan öteye siyasi parti lehine ya da aleyhine faaliyette bulunmak ise kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektirir. Yani lehine ya da aleyhine faaliyette bulunulması durumunda da memurluktan çıkarılma söz konusu değildir. (657 s.k. 125.madde D(o)
3- Toplantıya katılmak lehe bir faaliyet değildir. Fakat partinin seçim çalışmalarına katılmak, afişini asmak, propagandasını yapmak disiplin suçunu oluşturacaktır ve cezası kademe ilerlemesinin durdurulmasıdır.
4- Aynı şekilde bir partinin aleyhinde faaliyetlerde bulunulması da kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektirir.
5- Yukarıda da yer verdiğimiz maddelere göre bir siyasi partiye üye olmak ise devlet memurluğundan çıkarılmayı gerektirir.
Evet devlet memuru tarafsızlığını korumalıdır fakat devlet memurunun da bir vatandaş olduğu, hatta seçimde oy kullanacak bir seçmen olduğu da unutulmamalıdır. Devlet memuru bu açık durumun/hakkın yanında tarafsızlık ilkesine de uygun hareket etmesi yani bu dengeyi iyi kurması gerekir.
Bir çok demokratik gelişmiş ülkede kamu görevlilerinin siyasi parti üyeliğine ilişkin sınırlamalar bulunmamakta olup kamu kurumunda parti kimliğinin/rozetinin çıkarılarak tarafsızlık ilkesine uyduklarını söylemek mümkün olup ülkemizde de benzer uygulamaların yapılabilmesi pekala mümkündür.
Maksut BALMUK
Öğretmen
No Comments