2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 41. Maddesinde, Ailenin korunması ve çocuk hakları güvence altına alınmıştır. Anayasa’nın 41. Maddesinde “Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar.” hükmü yer almıştır. Ailenin korunması ve eşlerin ayrı olmamasına ilişkin muhtelif özel kanunlarda bu husus düzenlenmiştir.
Anayasa’da Türkiye Cumhuriyeti’nin laik, sosyal ve hukuk devleti olduğu hüküm altına alınmış ise de, maalesef bazı idarelerin yaptığı işlemler hukuk devletinin örselenmesine sebep olmaktadır. Adliye personeli olan ve eşi gerek özel sektörde gerekse de kamu kurumunda çalışanlar, eş durumuna dayalı naklen atanma taleplerinin Adalet Bakanlığı’nca bekletilmesinden dolayı mağduriyet yaşamaktadır.
Eş durumu mazeretine dayalı naklen atanma talebinde bulunan adliye personelinin naklen atanma talebi hakkında çalıştığı Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığı’na görüşü sorulur, adalet komisyonu olumlu görüş bildirdiğinde mazerete dayalı naklen atanma gerçekleştiriliyor, komisyon olumsuz görüş bildirdiğinde ilgili personelin atanması imkansız hale gelmektedir. Şayet, eşlerin birisi özel sektörde ise, yanına atanma talebinde bulunulan eşin, atanma talep eden eşin olduğu yerde çalışıp çalışamayacağı ilgili adalet komisyonu tarafından sorgulanmaktadır.
– Eş durumu tayin taleplerinde takvim belirlenmelidir
Adalet Bakanlığı, eş mazeretinden dolayı naklen atanma taleplerinde hassas davranmalıdır. Bu konuda takvim belirlemelidir, kişiler de bu takvime göre nikahlarını yapabilir ve yaşamını da Bakanlığın belirlediği atama takvimine uyumlu olacak şekilde planlar.
– Başvuru süreçleri hakkında bilgi sahibi olmak çok zor
Öte yandan, adliye personeli dilekçesi hakkında bilgi almak için Bakanlığa ulaşamıyor. hatta ulaşmak için araya insan koymak zorunda kalıyor.
Adalet Bakanlığı, eşinden dolayı mazeret talebinde bulunan personelin mağduriyetine sebep olan hususları ortadan kaldırmalı, mazeretinin kısa sürede sonuçlanması için gerekenleri yapmalıdır, bu hususun mağduriyetlere sebep olmaması için mazerete dayalı naklen atanmalara ilişkin takvim belirlemelidir.
Aşağıda; mazerete dayalı naklen atanma talebinde bulunan adliye personelinin yaşadıkları kısaca özetlenmiş olup, eş durumundan dolayı naklen atanmak isteyen personelin mağduriyetlerinin giderilmesi gerekmektedir.
Mazerete dayalı naklen atanma talebinde bulunan adliye personelinin yaşadıklarının özeti şu şekildedir: “Eşimle farklı illerde ikamet etmekteyiz. Ben göreve başladığımda kendisini henüz tanımıyordum bu nedenle ailemin yaşadığı ildeki adliyeye müracaat ederek sözleşmeli zabıt katibi olarak göreve başladım. Evlendikten sonra, eşim özel sektörde çalıştığı için mevzuatta görev süresi olarak şart koşulan bir yılı doldurmasını bekledim ve bu süreçte birbirimizden ayrı yaşamak zorunda kaldık. Bir yılı doldurmasının ardından naklen atanma talebinde bulundum. Bu süreçte eşim, kendi işini kurma şansını buldu. Ancak kendi işini kurması durumunda sigorta prim günleri sıfırlanacak, Bağ-Kur’lu olarak yeniden sigortaları başlayacak ve bir yıl daha beklemek zorunda kalacaktık. Bu yüzden beni beklemesi gerekiyordu. Talepte bulunmamın üzerinden uzun zaman geçti ancak bir dönüş sağlayamadık. Net bir tayin takvimimiz bulunmadığı için ne zaman olacağı konusunda da bir bilgiye sahip değiliz. İl merkezinde bulunan adliyede görev yapıyorum. Eşimin bulunduğu şehire naklen atanma talebinde bulundum ama talep ettiğim şehrin gelip gelmeyeceğini, gelirse hangi adliye olacağını bilmiyorum. Eşim X ilinde bulunan adliyede görev yapıyor, ben X iline başvuruda bulundum ama o il adliyesinde görevlendirileceğim net değil, belki o şehirde bulunan başka bir adliyeye görevlendirileceğim, tüm bunlar çalışma barışımı bozmakta ve hayat standardımın düşmesine sebep olmaktadır. Öte yandan eşim kendi işinin sahibi olabilecekken benden daha fazla ayrı kalmamak adına bu hakkından feragat etti (çünkü kendi işini kurmuş olsa sigortalılık süresi dolmadığından bahisle naklen atanma talebim dikkate alınmayacaktı) ve karşılıklı olarak mağduriyetimiz daha da arttı. Adalet Bakanlıği personelleri olarak bu konuya çözüm istiyoruz. Eş durumundan dolayı naklen atanma talebinde bulunanların unvan ayrımı yapılmaksızın eş durumu mazereti kapsamının genişletilmesini istiyoruz. Kimse eşinden, çocuklarından, ailesinden uzak, belirsizlik içinde kalmamalı.”
Konunun önemi ilgililer tarafından dikkate alınıp, gerekli düzenlemelerin yapılması dileğiyle.
Çotanak
No Comments